Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ertaş, "Ağız kokusu aile içi huzursuzluklara, boşanmalara, toplumdan dışlanmaya, hatta işten atılmalara neden olabilir" dedi.
Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Ertaş, ağız kokusunun bir hastalığın habercisi olabileceğini belirterek, "Ağız kokusunun sosyal yönü çok önemli. Aile içi huzursuzluklara, boşanmalara, toplumdan dışlanmaya, hatta işten atılmalara kadar gidebiliyor. Hatta kişinin kendi işini de etkiler" dedi.
Ertaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ağız kokusuna dişler ve bademciklerin yanı sıra vücuttaki bir hastalığın da neden olabileceğini söyledi.
Diş hekimliği merkezinde hastanın ağzının neden koktuğunu tespit ettiklerini anlatan Ertaş, "Diş ve diş etleri, bademciklerin çukur olması, dilin tüylü olması, tümörler, diyabet, mide ve bağırsak hastalıkları da ağız kokusuna neden olabilir" ifadesini kullandı.
Genel olarak ağız kokusunun diş ve bademciklerle alakalı olduğunu belirten Ertaş, "Ağız kokusu sosyal bir olaydır ve bazılarının odasına bile giremezsiniz. Ağzı şiddetli kokan kişilerin yanına bir metre yaklaşamazsınız. Bunlar, aile hayatını yıkan durumlardır. Önce diş hekimine sonra kulak burun ve boğaz doktoruna gidilmeli, tedavi olunmalı. Koku yapacak tüm etkenler ortadan kaldırılmalıdır" şeklinde konuştu.
"Ağız kokusu, kişinin kendi işini de etkiler"
Ertaş, ağzı kokanların bunun farkına varamadığını, durumun uygun dille anlatılması gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Ertaş, ağız kokusunun hastanın aile, sosyal ve iş hayatını yakından etkilediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Eşini, çocuklarını, çalıştığı iş yerindeki arkadaşlarını rahatsız edebilir. Ağız kokusu sosyal hayatı etkiler. Ağız kokusunun sosyal yönü çok önemli. Aile içi huzursuzluklara, boşanmalara, toplumdan dışlanmaya, hatta işten atılmalara kadar gidebiliyor. Ağız kokusu kişinin kendi işini de etkiler. Ağzı kokan biri kuaföre, berbere, doktora gitmez."
Yorum Gönder